5.9'luk deprem esnafı da vurdu

        19 Mayıs'ta meydana gelen deprem yüzünden terk edilmiş görünümdeki ilçede vatandaşların bir kısmı Kızılay tarafından Panayır alanında kurulan çadır kentte yaşamını zor şartlar altında sürdürmeye çalışırken, bir kısım vatandaş da halen evlerinin bulunduğu cadde ve sokaklara kurdukları Kızılay'a ait çadırlarda kalmaya devam ediyor. Vatandaşlar yiyecek ihtiyaçlarını ise Kızılay ve hayır kurumlarından karşılıyor. İlçede iş yapan yüzlerce esnaf da devam eden artçı sarsıntılar nedeniyle işyerlerine giremiyor. Dükkanlarını korkarak açanlar da siftahsız kapatmak zorunda kalıyor. Müşterilerine tam anlamıyla hizmet veremeyen esnaf, her geçen gün kan kaybediyor. İlçe merkezindeki esnafın, Esnaf Kefalet Kredi Kooperatifi başta olmak üzere resmi ve özel bankalara olan toplam 6.3 milyonluk liralık kredi borcu ise her geçen gün büyüyor. Yaşanan depremin ardından Simav'ın afet bölgesi ilan edilmesini bekleyen esnafın umutları da boşa çıktı. Hükümet, mevcut konut veya işyerlerinin yüzde 55'inin hasar gördüğü ilçeyi genel hayata etkinlik kapsamına alınca esnaf şimdi kara kara düşünmeye ve borçlarını nasıl ödeyeceğini düşünmeye başladı.

        Simav Esnaf Kefalet Kredi Kooperatifi Başkanı Ali Aydoğan, Simav'da iş yapan 3 bin civarındaki esnafın büyük bir bölümünün Kooperatif ve Halk Bankası'na borçlu olduğunu söyledi. Aydoğan, "Allah esnafımıza yardımcı olsun. Bu işin sonunu nasıl getirebiliriz bilemiyorum. Ekonomik krizi iyi kötü atlatan esnafımızı şimdi de deprem vurdu. Bu ağır yükün altından nasıl kalkarız hep birlikte kafa yoruyoruz" dedi.

        Esnaflardan Ali Kocagöz, "İşlerimiz zaten bozuktu. Daha da durdu" derken, lokantacı Ahmet Kalaycıoğlu, ilçede büyük bir durgunluk yaşandığını söyledi. Kalacıoğlu, "Bundan bizde nasibimizi aldık. Müşteri yoğunlu yok şu anda. Bir beklentimiz var ama yarınlarımıza güvenemiyoruz" dedi. Kuyucu Vedat Özdoğan, "İş güç yok, oturuyoruz artık. Bugün açtım daha dükkanı" derken, konfeksiyoncu Mehmet Efe, "Simav'da esnaf bundan sonra durumunu zor toparlar. Zaten merkez de kimse yok. Herkes çadırkentte olduğundan en az atı ay, bir yıl bu acıyı yaşayacak. Olumsuz şeyler olacak. Borç ödemede millet zorlanır. Satış olmayınca, para olmayınca nasıl ödersin" diye konuştu. 20 günden beri cebine beş kuruş para girmediğini kaydeden ayakkabı satıcısı Ömer Ünal da, "Devlet Bakanı Cemil Çiçek'in Simav'a gelişinde esnafların borçları yönünde vermiş olduğu sözlerin yerine gelmediğini görüyoruz. Kızılay'ın yardımlarını sevinerek ve beğenerek görüyoruz. Ancak bizim derdiğimiz bu değil. Borçlarımızın yeniden yapılandırılması" şeklinde konuştu.